28 Ekim 2010 Perşembe

1960'ları yeniden yaşatan güzel bir dizi film...

MAD MAN


Belki, ya da mutlaka, benim çağımda olanların daha fazla "bir şeyler" bulabileceği bir dizi. Her ne kadar 60'ların Amerika'sını anlatıyorsa da, giyim kuşamdan tutun, gözlük çerçevelerinin modellerine, mobilyalardan saçların kesim stillerine kadar, bizim de kendi çevremizde görmeye alışık olduğumuz bir çok şeyi yeniden hatırlamamazı sağlıyor. Tabi bir de o devrin amerikan arabaları. Yeni tutuşturulmuş odun sobası gibi motorundan """gür-gür-gür" diye sesler gelen, kiminin modeline, kiminin kasislerdeki salınımına, kiminin de motorunun sesine aşık olduğu o devasa kaportaları ile arkası kuyruklu o eski güzel arabaların da bundaki katkısını unutmamak lazım. Ayrıntılarda dikkatli olunduğu açık. Bu da insanın tedirgin olmadan kendini filmin akışına vermesini sağlıyor ki, bu da "sinemacılıkta" önemli bir faktör. Her filmden bir "mesaj" çıkarmak saplantısı içinde olan biri değilim ama bu dizide kendimce bir şeyler yakalamadım da değil. Mesela şöyle bir cümle: Eski yunancada Nostalji; "eski bir yarayı kaşımak" anlamına gelirmiş. Bilmiyordum, müthiş...Bir de, filmin baş rol oyuncusu olan Jon Hamm'in şansının bu dizi ile birden bire parlamış olduğunu not etmek gerek. Zamanlama nedeni ile TV'den takip edemeyenler için de önereceğim internet siteninin adresi ise burada:


 http://diziport.com/mad_men-izle

Gelelim dizinin başlangıç müziğine:


Mad Men Theme Song: "A Beautiful Mine"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder