21 Aralık 2011 Çarşamba

Yine telaşlı bir sonbahar ve yine sen...


Yaşamak ne kolay olurdu, sadece bu günde yaşayabilsek, dünde kalan ne varsa umarsızca kaldırıp bir kenara atabilsek!..


"Hayat zordur" demek, biraz da bu değil midir?

Evet, hayat zordur, çünkü hatırlarsınız!..

Hayat, gerçekten zordur, çünkü unutamazsınız!..

Geçip durmakta olan sadece gün, ay, hülâsa zaman. Ama hep içimizde sakladığımız bir "an"da biz değil miyiz takılıp kalmış olan!..

"Geçmek", arkasında bir şeyleri öylece bırakmaksa, onlara sırt dönüp gitmekse biz de çoktan geçmiş, biz de çoktan gitmiş olurduk!..

Lâkin bir türlü geçemedik, geçemiyoruz...

"En eski hatıralar daha henüz dün gibi..." diyen o güfteci de geçip gidenlerden olsa böyle bir "itirafta" bulunabilir miydi?

Peki, "nereye kadar" bu böyle? Ölüm nihayet midir bu derde? Söker alır mı bizi bu durduğumuz yerden?

Çok da emin değilim, ne yalan söyleyim...

Evet, şiir, "daha"sını diyemediğiniz noktada imdada yetişiyor ise "şiir"dir, diyelim ve "medet" deyip şiirimize geçelim...



(T)uzak sözler...

İçimin infazlarında
Basar tetiğe "an" döker zaman...

Ağır yaralı bir sabah uyanır
Bir düş acı içinde kıvranır, sağ kalan...

Cebimde yalan
Dudaklarımı kanatan söz kalır...

Ve şehir talan
Boğazı kapatır bütün gemiler
Gökyüzünde eylemci bir martı tutuklanır...
........

Radyoda hüzün
Durmadan aklıma düşer yüzün
Duvarlarda eski bir şarkı yankılanır...

Tadı yoktur içtiğim çayın
Yastığıma işlemiştir kokun
Saçların avuçlarımda derin izler bırakır...

Bomboştur sokaklar
Penceremde gözlerinin buğusu
Rüzgarın uğultusu koynuma saklanır...
 .........

Uygun adım üşür ellerim
Sürgüne yollanır düşüncelerim

Terim yokluğuna karışır...
Sana kavgalıdır sesim

Kavgalıdır nefesim boynuna
Sonra düşerim sarhoşluğuna
İçim senle barışır...

Elim ayağım dolaşır
Telaşlı bir sonbahar

Çarpıp durur pencereme
Soyunursun geceme
Kokun yastığıma bulaşır...
.........

İçimin infazlarında
Basar tetiğe "an" döker zaman

Sızarım bin acıdan gözlerine
Düşerim ellerine umursamadan...

Bilirim özlersin
Hiç bir sabah iflah etmez yüreğini
Bana uyanmadan...
 ……

Hep sonradan gelir aklım başıma
Bir sigara yakışıma efkarlanır şehir
Yazdığım şiir körkütük…

Okkalı bir tükürük fırlatırım boşluğa
Ne zaman elimde kadeh seni düşünsem
Ayılırım yepyeni bir sarhoşluğa… .....


İzdüşüm... Ercüment Kaya (İz/düşüm)



Kaynak: http://www.edebiyatdefteri.com/siir/548037/